Bir Yoga Günlüğü III: Gün 4

Yeni yazarların da katılmasıyla beraber sayısı her gün giderek artan blog yazılarının hepsini teker teker okumaya bir mesai ayırmak durumunda kalmaktan ötürü çok mutluyum sevgili sangha! Bugün Ceren’in yazısının kapanışında kahkahalar attım mesela. Baya bildiğiniz yatakta geri yuvarlanarak filan. Ayça’nın yumurcaklarıyla olan çetin mücadelesini ve bunu aktarma biçimini yine hayranlıkla karışık bir hayretle okudum, tüm sahneler bir bir gözümün önünde canlandı. Fatoş’un Ali’sinin daha çok yaz Fatoş, ben seni böyle daha iyi anlıyorum demesi içimin yağlarını eritti, ikisine birden bir sonraki görüşümde kocaman sarılmak geldi içimden ama ben Fatoş’un omuzlarına çıksam Ali’yle anca göz göze geliriz o yüzden belki Ali’nin bacağına sarılmakla yetinirim.

Bugün sanırım yazılarımız üzerine yazacağım, zira hâlâ kırmızı çadırspor ve kalçayı dinlendirme günleri.

Düşündüm de, blogdaki yazıların yoğunluğu ve yazanlarının samimiyeti sayesinde hiçbir yoga hocalık eğitiminde bulunamayacak altın değerinde bilgiler ve tecrübeler takas ediliyor burada. RYT 15000 olsan bulamazsın! Herkesin kendi gölgeleriyle buluşma ve yenişme sürecini burada bu kadar açıklıkla dile getirmesi, bize hiçbir ‘ileri seviye’ eğitimin katamayacağı kadar şey katıyor. Bu gruba bir de bu yüzden minnettarım. Yoga Alliance’ın ‘continuing education’ diye bir zımbırtısı varmış ya. Bundan öte continuing education mu var allah aşkına? Gazeteden kupon biriktirircesine kovalanan içi boş saatleri ben ne yapayım?

Pek çok kişi tam ihtiyacı olduğu anda Defne Hoca’nın bir yazısıyla karşılaştığını yazıyor son birkaç gündür. Benim için de bu hep böyle olmuştur. Ama farkında mısınız bilmem, en başından beri duymaya ihtiyacım olan şeylerle ben buradaki yazılarla da karşılaşmaya başladım artık. Örneğin dün sabah ağır bir ruh hali ile gözlerimi açarken gücümüzün bizi vezir de rezil de etmesi konulu yazım aklıma gelmişti. (Manidar.) Geçtiğimiz turun hangi gününe denk geliyordu o yazı bilmediğim için biraz aramam gerekecekti. Sabah kendi blogumun istatistiklerine bakarken bir de ne göreyim? Kim olduğunu, nereden sekerek oraya geldiğini bilmediğim tek bir kişi, benim bir önceki turun onuncu gün yazısını okumuş. O yazı da buymuş. Hah dedim, bravo. Sonra, dün Marifetler – Sesler – Güçler serisinin sonuncusu da bitti, evden çıkarken yanıma okumak için Zen ve Okçuluk’u almıştım, sabah blogu okurken ne göreyim, Beste de aynı şeyi okuyor. Ayça 28günyoga’nın yavrularına da sıçramasından bahsetmiş, ben de bugün yaşadığım olayla beraber gördüm ki bizim bu 28günyoga bloğu bizim sandığımızdan da uzaklara sıçramış sangha!! Nasıl mı, hemen anlatayım.

Öncelikle, hepinize, ve gerçekten hepinize tek tek çok teşekkür ederim. Pek çoğunuz buradaki yazılarıma yorumlar yaptı, bana destek oldu, bir kısmınız mesajla halimi hatrımı sordu, içinizden biri bana Reiki bile yolladı. Sanırım beni iyileştirdiniz sangha. Bugün yataktan düne göre çok daha iyi çıktım. Moralim de daha iyiydi. Bugün aslında bu kalça olayı araya girmeseydi de annemle beraber başka bir doktora gitmek üzere randevu almıştık bir doktordan. Bizim her şeyi bilen akil kadınlardan (ve birkaç adamdan.. 🙂 oluşan bir Shadow whatsapp grubumuz var. Her şeyi bilen derken abartmıyorum. Kedilerin yakalandıkları göz hastalıklarından tutun akıllı telefon yedeklemesine kadar geniş bir yelpazeye yayılan sorulardan şu ana kadar yanıtsız kalanı olmamıştır. Ben de bir süredir meme muayenesi olma konusundaki fikirlerimden ve yaşadığım birtakım rahatsızlıklardan ötürü bizim gruba bu konuda işin ehli bir doktor tanıdığınız var mı diye sordum. Piraye bir doktor ismi yazdı, ama bu kişi Bodrum’da dedi, hay hay dedim ben de Bodrum’dayım, başka şey istesem olacakmış. Meğersem bu kişi bizim yoga camiasının da bildiği, hocamın da tanıdığı bir doktormuş. Tüm bu referanslar yeterli olduğu için bayram sonrasına bir randevu kapıverdim. O yüzden hem bu sabah meme muayenesi olmaya, hem de kalçamı göstermeye hastaneye doğru koyulduk sabahın erken saatlerinde.

Doktorun odasına doğru yürürken konuya nereden gireceğimi düşünüyordum ki tam olarak az önce size anlattığım gibi bir girizgahla, minik yoga grubumuzdan aldığım tavsiye üzerine geldiğimi anlatarak girmenin iyi bir fikir olduğunu düşündüm. Aramızda, en fazla 10-15 kelime değiş tokuşu yapılmıştı ki kulağım, içinde bulunduğum mekan ve uzamdan ötürü duysa da algılamada biraz zorluk çekeceği şu cümleyi işitecekti: Sizin 28günyoga blogunuzu takip ediyorum! Büyük harflerle bir daha yazayım mı sangha? Bodrum Acıbadem’de bir genel cerrah bizim 28günyoga blogumuzu takip ediyormuş! Sevinçten havalara uçtum. Şu ahir ömrümde doktorlarla yaptığım tüm muhabbetler arasında en ilginciydi. O yüzden, 28günyoga nerelere sıçramış diyorsam bir bildiğim var! 🙂

Muayene gönül ferahlığı içinde bitti. Benim de meme yapım anneminki gibi fibrokistik olduğundan yaşadığım rahatsızlıklar normalmiş. Emin olmak adına bir de ultrason istedi. Normalde 40 yaşından önce mamografi çekilmediği, ve benim jinekoloğum meme muayenesi yapmadığı için ileride ne olur ne olmaz diye elimde bir ‘before’ resmi bulunsun istiyordum. Ultrasonu yapan doktor da kistik bazı yapılar gözlemlediğini, bunların tamamen iyi huylu olduğunu ve meme yapısından kaynaklandığını söyledi. Ortopedi muayenesine yollanmadan evvel bu güzel haberler bana doping oldu. Kalça muayenesine gelecek olursak, burada pek eureka! anları yaşanmadı doğrusu. Çekilen MR’ın raporu olmadan pek yorum yapılamadığı için ekrandaki resimlere bakarak, kalçanı epey bi zorlamışsın dedi doktor, ben de hmm dedim. Kalça eklemimde yüklü miktarda ödem olduğunu, bu ödemin oradaki kasların içine de dağıldığını görebildiğini söyledi. Ben de bugüne kadar çekilmiş olduğum boyun ve diz MR’larından sonra baktığım yerde ödem olup olmadığını görebilecek kıvama gelmişim, bugün doktorla beraber ekrana bakarken onu anladım. Gökay’ın tavsiyesiyle birkaç gündür almakta olduğum ilacı verecekmiş doktor da zaten. O yüzden dünyamız pek değişmeden çıktık hastaneden, neticede yarın tekrar gideceğim raporu aldıktan sonra doktoru görmeye.

Hepinize tüm kalbimle tekrar teşekkür ederim güzel sangha. Bana akıl ve moral oldunuz. Hepiniz çok değerlisiniz.

Bir Yoga Günlüğü III: Gün 4” için bir yanıt

  1. ybukan

    Bizden de sana sonsuz teşekkürler. Sayende yüreklerimizin bir olduğu ve birbirimizi
    yüreklendirdigimiz genişleyen-4 yöne-bir ortak dünyamız var💖.

    Beğen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s