Onüçüncü gün. Günü kapatırken kısa bir yazı. Son dersimizi de yine öğrenmiş olduğumuz şeylerin mutluluğu ve hem böyle bir topluluğa, hem de kendini bizi çalıştırmaya adamış bir değil iki hocaya birden sahip olmanın getirdiği şükür hisleriyle bitirdik. Sindirilmesi gereken daha çok bilgi var.
Ders sonrasında Burcu ve Bulgu ile Beşiktaş’tan vapura bindik. Denizin rengi bir güzeldi! Zümrüt gibi. Ben oradan Cadde’deki dersime doğru yollandım. Göztepe Parkı’nda mola verip, bir saat kadar Marifetler’i okumaya devam ettim. Sonrasında derse geçtiğimde son zamanlarda alışık olduğumdan fazla bir kalabalıkla karşılaştım. Uzun zamandır görmediğim öğrencilerimi gördüm. Fiziksel olarak ben de yorgun olduğum için yumuşak bir ders yaptım. Nasıl her yazı kendini yazıyorsa, her ders de kendi kendini o esnada var ediyor. Çok büyülü bir şey. Belki bir gün ayrıca yazarım bunun üzerine.
Şimdilik adios amigos! #28günyoga’ya devam!